25
Temel Bilimler
Prof. Dr. Şule Erten Ela
Alanı:
Enerji
“Yenilenebilir enerjiler alanında organik fotovoltaik konularındaki uluslararası düzeyde üstün nitelikli çalışmaları” nedeniyle Teşvik Ödülü
verilmiştir.
TEŞVİK ÖDÜLÜ
Güneş Enerjisi Üzerine Yoğunlaşan Çalışmalar
Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü Öğretim Üyesi
ve Güneş Enerjisi Enstitüsü Enerji Anabilim Dalı Başkanı
olarak görev yapan Prof. Dr. Şule Erten Ela, Ege Üniversitesi
Güneş Enerjisi Enstitü Kurulu üyesi. 2004 yılında Ege
Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü’nde Enerji alanında
doktora çalışmalarını tamamladı. 2005 yılında Güneş Enerjisi
Enstitüsü’nde Enerji Anabilim Dalında Yrd. Doç. olarak, yine
aynı birimde 2009 yılında Doçent ve 2015 yılında Profesör
olarak atandı.
Güneş Üzerine İleri Düzey Araştırmalar
Johannes Kepler Üniversitesi, Linz Institute of Solar
Cells, Avusturya’da 2003, 2004, 2007 tarihlerinde Organik
Güneş Hücreleri (Organic Solar Cells), Alan Etkili Organik
Transistörler (Organic Field Effect Transistors, OFET) ve Işık
Yayan Organik Diyotlar (Organic Light Emitting Diodes,
OLED) üzerine çalıştı. 2006 ve 2007 yıllarında Boya Duyarlı
Güneş Hücreleri (Dye Sensitized Solar Cell) üzerine Lozan-
İsviçre Ecole Polytechnique Federal de Lausanne’da
araştırmalarına devam etti. 2009 yılında, Katı Hal Boya
Duyarlı Güneş Hücreleri (Solid State Dye Sensitized Solar
Cells) üzerine Bayreuth University Bayreuth-Almanya’da;
2010 yılında Madrid-İspanya Complutence Üniversitesi’nde
Fulleren Kimyası ve Hacim Heteroeklem Güneş Hücreleri
(Bulk Heterojunction Solar Cells) üzerine; 2011-2014 yılları
arası Friedrich Alexander Üniversitesi Erlangen-Almanya’da,
yeni elektron akseptör fullerenmalzemelerinin geliştirilmesi,
grafen oksitler ve Heteroeklem Güneş Hücreleri, Boya
Duyarlı Elektrolitli Güneş Hücreleri ve Esnek Organik Güneş
Hücreleri ileri düzey araştırmaları üzerine çalıştı. Bu alandaki
çalışmaları 2015 yılında Almanya’da Materials for Electronics
and Energy Technology I-MEET, Friedrich Alexander
Üniversitesi ile Perovskit Güneş Hücrelerinin ileri düzey
araştırma çalışmaları ile devam etti.
“Meraklı Olmam ve Yeni Keşiflerin Beni Mutlu Etmesiyle
Bilim İnsanı Olmaya Karar Verdim”
Meraklı olmasının ve yeni bir şeyleri keşfetmenin
kendisinde yarattığı mutluluk duygusu ile bilim insanı
olmaya karar verdiğini anlatan Prof. Dr. Şule Erten Ela,
“Üniversite yıllarımda laboratuvar çalışmaları sırasında
deney yaparak yeni birşeyler üretmek ve analizlemek
bilimsel çalışmaları sevmemi sağladı” dedi.
“Tüm Ödüllerimi TÜBİTAK Ödülü İle Taçlandırmış Oldum”
TÜBİTAK ödülünden önce pek çok ödül aldığını ifade eden
Prof. Ela, bu ödülleri şöyle sıraladı: “2011 yılında Almanya’nın
Alexander von Humboldt Ödülü’nü alarak 2012 yılında
Alexander von Humboldt kurumunun başarılı Türk bilim
kadını ve testimoniali seçilmiştim. Bu başarım 2017 yılına
kadar AvH kurumunun ana sayfasında yayınlanmıştı. 2013
yılında TÜBA-GEBİP, Türkiye Bilimler Akademisi Üstün Başarılı
Genç Bilim İnsanı Ödülü’nü, 2014 yılında UNESCO-L’ORÉAL
Genç Bilim Kadınları Ödülü’nü, 2015 yılında Bilim Akademisi
Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı Ödülü’nü (BAGEP), 2016
yılında ODTÜ Prof. Dr. Mustafa Parlar Araştırma Teşvik Bilim
Ödülü’nü almıştım.”
TÜBİTAK Teşvik Ödülünü kazandığı haberini Almanya’da
konferansta bulunduğu sırada aldığını belirten Prof.
Ela, duygularını şu sözlerle dile getirdi: “İnanılmaz bir
mutluluktu, ailemle inanılmaz bir sevinç yaşadık. TÜBİTAK
Teşvik Ödülü, kendimi ispatlamam için aldığım bir ödül
değildi zira daha önce pek çok güzel ödül alarak kendi
alanımdaki başarılarımı ispatlamıştım. TÜBİTAK Bilim Teşvik
Ödülü, benim tüm ödüllerimi taçlandıran inanılmaz prestijli
bir ödül. Benim için her zaman gurur kaynağı.”
“Genç Arkadaşlarım Bilinç ve Sorumlulukla Disiplinli Bir
Şekilde Çalışarak Üretken Olsunlar”
Prof. Dr. Ela, bilim insanı olmak isteyen gençlere, bilinç
ve sorumlulukla disiplinli bir şekilde çalışarak üretken
olmalarını önerdi. Prof. Ela, şunları söyledi: “Araştırmak ve
üretmek benim için inanılmaz keyifli ve beni mutlu ediyor.
Ülkemizin çalışan üreten genç bilim insanlarına çok ihtiyacı
var. Bu bilinç ile her zaman çok çalıştım. Bu bir bayrak yarışı,
zamanı geldiğinde bu bayrağı en az benim kadar başarılı
genç arkadaşlarımıza bırakmak istiyorum. Her zaman
benimsediğim bu ilke doğrultusunda genç arkadaşlarımızı
yetiştirmekteyim.”
